1-Zâtım benim ey zâtına huccet olan Allâh
Ey varlığı varlık ile müsbet olan Allâh
2-Evhâma hakâyık olamaz münkeşif ammâ
Zulmetler eder kalbime envârını îmâ
3-Manzûrum olan hey‘et-i mecmû‘a-i zerrât
Bir nâ-mütenâhîliği etmekdedir isbât
4-Daldıkça temâşâ-yı mesâbîh ile fikre
Mecbûr olurum her gece tesbîh ile zikre
5-Sensin getiren gördüğüm eflâki vücûda
Sensin beni meyyâl kılan hâk-i sücûda
6-Bir zerre kalırsa bu semâvâta göre arz
Bi’n-nisbe demek etmeliyim kendimi yok farz
7-Mahdûd iken insandaki ‘akl ey ulu Yezdân
Olmaz mı bu pâyânsız olan mülkile hayrân
8-Bi’l-farz kabûl etmese de ‘akl, tenâhî
Bir cüz’ kalır, küllî onun sensin ilâhı
9-Bir cüz’e bakıp küllü nasıl eylerim inkâr
Bir katre eder fikrime ‘ummânları ihtâr.
10-Ecrâm, birer zerre’-i zî-şân-ı Celâlin
Ezhâr ise evrâk-ı perîşân-ı Cemâlin
11-Ebhâr, merâyâ-yı fezâ-yı melekûtun
Kuhsârlar âsâr-nümâ-yı ceberûtun
12-Eşcârda kuşlar ediyor nâmını tebcîl
Eşcâr ki ervâha olur minber-i tehlîl
13-Gerdânşude-i feyz-i derindir bu ‘avâlim
Bâzîçe-i dest-i kaderindir bu ‘avâlim
14-Muhtâc değilsin bu bu hükûmetde şerîke
Ey şâh-ı melâ’ik-sipeh ü ‘arş-erîke
15-İdrâk-i ulûhiyyetine varmıdır imkân
‘Aklın daha mâhiyyetini bilmiyor insân
16-Bî-vâlid ü mevlûd (u) vücûd-ı Samedîsin
Allâhu Ehad’sin, Ezelîsin, Ebedîsin
İsmail Safa
1. Ey, varlığım varlığına delil olan Allâh! Ey, varlığı varlıklarla
ispatlanan (kanıtlanan) Allâh!
2. Vehimler (kuruntular) gerçekleri açıklayamaz ama, karanlıklar
kalbimin nurlarını işaret eder.
3. Gördüğüm atomlar (zerreler) topluluğunun hepsi, bir sonsuzluğu
ispat etmektedir.
4. Her gece yıldızları tefekkür ederek seyretmeye daldığım zaman,
seni(n adını) zikretmeye (anmaya) mecbur olurum.
5. (Çünkü) gördüğüm bu felekleri (yoktan) var eden Sensin. Beni
secde toprağına (secde etmeye) (çok) meyilli yapan da Sensin.
6. Eğer; dünya, göklere nispeten (görece) bir zerre (gibi küçük
kalıyor) ise ben (o zaman) kendimi yok farz etmeliyim (saymalıyım).
7. Ey ulu Tanrı! İnsandaki akıl sınırlıyken, bu sonsuz mülk
(karşısında) şaşırıp kalmaz mı?
8. Faraza, akıl kabul etmese de, sonsuzluk ondan bir parça gibi kalır.
Hepsinin ilâhı Sensin.
9. Bir parçaya bakarak bütünü nasıl inkâr edebilirim. Bir damla,
düşünceme denizleri (çağrıştırır) getirir.
10. Gök cirimleri (yıldızlar, aylar ve güneşler) büyüklüğünün şanlı birer
zerresidir. Çiçekler ise güzelliğinin dağınık yapraklarıdır.
11. Denizler, hükümranlığının göklerinin aynaları; dağlar, ululuğunu
gösteren eserlerdir.
12. Ağaçlar –ki ruhların (lâ ilâhe illâ’llâh diyerek) zikrettiği
minberlerdir. Kuşlar, (bu) ağaçlarda, (Senin) ismini yüceltirler.
13. (Bütün) bu âlemler, Senin bağış kapında boyun bükmüştür. (Bütün)
bu âlemler Senin kader (kudret) elinin oyuncağıdır.
14. Ey tahtı arş, ordusu melekler olan şah! (Ey melekler ordusunun arş
tahtlı, şahı) Bu idarede (asla) ortağa ihtiyacın yok.
15. İnsan, daha aklın mahiyetini bilmezken, Senin ilâhlığını anlamaya
imkân var mı?
16. Ey Allâh’ım sen doğmamış ve doğrulmamışsın. Samedsin. (Her şey
sana muhtaç, sen hiç bir şeye muhtaç değilsin.) Sen Bir’sin, Ezeli ve Ebedîsin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder