16 Nisan 2014 Çarşamba

Sapına Kadar Mutlu Olun!

Sapına Kadar Mutlu Olun

Ben ağlıyorsam; bana mendil uzat. Dil uzatıp da bana bakarak ‘’ağlama!’’ deme… Mendille gözümün yaşını silecek değilim; ağladıktan sonra burnumdan geliyor… Sanki grip oluyorsun, burnun akıyor. Ağlamak çok garip bir şey! Ağlayan bir çocuğa ağlama diyerek çocuğun gözyaşını dindiremezsin… ‘’Çocuk musun sen ağlıyorsun’’ diyebilirsin. İnsan ağlıyor işte, ağlamasam içim nasıl rahatlayacak? İçimin kirli atıkları bunlar işte… Tutamıyorsun işte kendini; su akıp yolunu buluyor güldür güldür; içimde gözyaşı varsa o da yolunu buluyor paldır küldür… Ve bazı insanların bambaşka yolları var;  yolları mutluluğumuzu bozmaktan geçiyor. Ağlatıncaya kadar canını sıkıyorlar…
İnsanların ellerinde sanki tornavida var; canımı sıkıyorlar… 

Bilirsin ağlamak da bir iç dökmektir. Ne olacak sanki, bu seferlikte yüzüm gözüm tuzlansın, yüzüm tuz gölü olsun… Yemeğimin tadı tuzu yok bu günlerde; yemeğimin tuzu gözüme kaçtı… Ondan ağlıyorum belki de; belki huzursuzum çok… Lanet olsun; ben bahçemde huzur ekmeye başladığımda; bahçemin suyunu kesmeye çalışanlar var… Anlamıyorum benim huzursuzluğumla nasıl mutlu olabiliyorlar?
Mutlu musunuz?

Sapına kadar mutlu olun!
Yasin Gümbür
21.12.2013


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder